Ekspres Bartın Gazetesi

Korkmaz Görevden Alınmalıdır.…

Basına saldırı devam ediyor.

Şimdi de Halil Tekin’e saldırı oldu.

Bartınspor maçı sonrası polislerin bir taraftarı yerde tepiklerken cep telefonundan olayı çekerken “Ne yapıyorsunuz siz, bırakın çocuğu” derken gazeteci meslektaşımızı polisler yere devirerek darp etti.

Polisler kimin taraftarını darp ediyor.

Kimin gazetecisini darp ediyor.

Bartın’ı sahipsiz şehir sanan Bartın Emniyet yetkilileri, buranın sahipsiz bir il olmadığını öğrenmelerinin zamanı geldi.

Bartın’da bir gazeteciyi darp edemezsiniz.

“Ben gazeteciyim” demesine rağmen “Ne olursan ol” denmesi aslında birçok şeyi açıklıyor.

Bartın’da Emniyet tarafından basın mensubuna bir gıcıklık olduğunun kelimeleridir bunlar.

Aynı kelimeleri trafik kontrolünde trafik polisleri bana da kullanmıştı. “Ne olursan ol”

Ben Gazeteciysem ve Gazeteciler Cemiyet Başkanıysam bana “Ne olursan ol” diyemezsin.

Bartın’da hiçbir resmi gazeteciye “Ne olursan ol” diyemezsiniz ve diğer illerde gördüğümüz saygıyı göstermek zorundasınız.

Cumhurbaşkanlığı Basın kartını gösterdiğimde “Bırak sen Cumhurbaşkanlığını” diyemezsiniz.

Bunu diyebilen bir emniyet personeli üst makamlarından aldığı emir gereği böyle konuşuyor anlamı çıkar ortaya.

Yani Bartın Emniyetindeki üst makam mercileri personeline Basına nasıl yaklaşacağını bu şekilde anlatmış demektir.

****   ****

Halil Tekin’in olayında konu biraz uzatılacak.

Polis memuru açığa alındı.

Sonrası ise günler uzayacak, soruşturma devam edecek.

Sorulduğunda ise “Soruşturma devam ediyor” denilecek.

Temmuz ayında tarafıma bir saldırı gerçekleşmişti.

Olay soğutulmaya çalışıldı ve soğutulmak için her şey yapıldı.

Saldıranlar belli.

Para karşılığı yaptık ifadeleri var.

Ama kim verdi parayı Bartın’ın emniyeti  bunu bir türlü Bu-La-Ma-Dı.

Bul-Ma-Dı.

Ortada açılmış bir dava yok.

Benim bir şikayetim var.

Eşimin şikayeti var.

Bartın Emniyetine sorulduğunda hiçbir şey yok.

Cemiyet Başkanı ve Bartın’ın en eski ikinci gazetesi sahibi olarak bana bir saldırı yapıldı, sonuç ortada yok.

Aynı zamanda benimle ilişkili bir şekilde yalıda gemiye kundaklama olayı yapıldı. Sonuç ortada yok. Bunu yapanların da aynı kişiler olduğu kamuoyunda tahmin edilmekte. Sonuç ortada yok.

Halil Tekin arkadaşımıza canice bir saldırı yapıldı. Bununda sonucu olmayacak büyük bir ihtimalle.

Bartın Valisi Nurtaç Arslan “bu olay çözülecek” demişti.

Soruyorum kendisine “Bu olay çözüldü mü?”

Bartın Emniyeti bu olayı çözdü mü?” 

Bana saldırı düzenleyen çocuklar cezaevinden çıktı ve ellerini kollarını sallayarak geziyor.

Şimdi bu çocuklar “nasıl olsa bize bir şey olmuyor, saldırırız, saldırırız dışarı çıkarız” diyecekler.

Yani bu kişiler mükafatlandırıldı.

Bundan sonra bu tür işlerde kullanılacak anlamına gelir.

Şimdi diyorsunuz ki bana “Kendi adaletini kendin sağla, cezasını kendin ver” Bu konu bu anlama gelir.

Bütün Kamuoyu bana yapılan saldırıyı kimlerin yaptırdığını bilmekte.

Ne hikmetse Bartın Emniyeti bunu bilemiyor.

Kamuoyu Bartın’da Emniyet yetkililerinden daha iyi çalışıyor anlaşılan.

Halil Tekin’in olayı da aynı benim olay gibi olacak. UNUTTURACAKLAR…

****  ****

Halil Tekin’in olayını biraz ele alalım.

Türkiyenin çeşitli illerine Bartınspor’un maçlarını seyretmeye giderim.

Hiçbir ilde bizim Bartın’da olduğu gibi emniyet personelinin bu kadar çok sayıda maça görevlendirildiğini göremiyorum.

Bu kadar kalabalık bir polis görevlileri ile neden maça gelinmekte.

Bartın’da maçlarda ne gibi olaylar oldu da bizim maçlarımıza bu kadar polis görevlendiriliyor.

Geçmiş yıllarda olaylı kavgalı maç sayabilirmisiniz?

****  ****

Maç sonunda “Orayı dağıtın” emrini kim veriyor?

Bu emri veren kişi görevden derhal alınmalıdır.

****  ****

Taraftarı dağıtın emri verildikten sonra polisler bir kişiyi neden tepikliyor.

Bartın Emniyet Müdürü Şakir Engin Korkmaz demek ki personeline verdiği eğitimlerde “Bu şekilde saldırılması gerektiğini” işlemekte personeline.

Demek ki sayın Korkmaz; teşkilatına bu tür ve buna benzer konularda polisin yaklaşım tarzını böyle olmasını istemektedir ki bu görevliler saldırabiliyor.

Kişiler üzerinde “Deşarj” olunuyor.

Şayet Bartın Emniyet Müdürü Korkmaz personeline “Görevinizi dikkatli yapın, kimseye kaba kuvvet kullanmayın, saygılı, terbiyeli olun, vatandaş ile sürtüşmeye girmeyin, kibar olun şeklinde eğitimler vermiş olsaydı, bu görevli polislerin aklından saldırı geçmezdi.

Pazar günü yaşanan utanç verici görüntüleri yaşamazdık.

Tek suçlu Bartın Emniyet Müdürü Şakir Engin Korkmazdır.

Bunun en büyük sorumlusu Bartın Emniyet Müdürü Şakir Engin Korkmazdır.

Korkmaz’ın kişiliğine, şahsiyetine lafımız yoktur. Fakat görevini yapamamaktadır.

Korkmaz’ın Bartın’daki görevi sorgulanmalıdır. Ve Görevini tam anlamı ile ifa edememektedir. Zayıf kalmaktadır.

Bartın Valisi Nurtaç Arslan ise Emniyet Müdür hakkında gerekli işlemleri de başlatmalı…

İçişleri Bakanı hemşerimiz Süleyman Soylu derhal Şakir Engin Korkmaz’ı görevden almalıdır.

****  ****

Şimdi bu yazıdan sonra ilerleyen günlerde büyük bir ihtimalle bir sabah evimin kapısı çalacak ve beni ters kelepçe ile emniyete götürüp gözaltına alacaklardır.

Daha önce böyle bir konu olmak üzereydi ve ifadeden sonra serbest bırakıldım.

Bu günden itibaren her sabah kapımın çalınmasının benim için bir sürpriz olmayacağını belirtmek isterim.

****  ****

Tekrar ediyorum.

Bu olayların tek sorumlusu Bartın’ın bu konumda olmasının sorumlusu Bartın Emniyet Müdürü Şakir Engin Korkmazdır.

Ve Bartın’daki görevinden alınmalıdır.

Bartındaki görev süresince tam anlamı ile çalışamamaktadır.

Not: Basın yazar. Bizimde görevimiz yazmaktır...